İtiraflar #4

Ağustos 01, 2017
   Son bir kaç gündür nasıl hissettiğimi bile bilemiyorum artık. Kendi içimde çifte standart yaşıyor gibiyim. Kiminle konuşursam içimde ayrı bir duygu yeşeriyor, değişik düşünceler ortaya çıkıyor. Beş dakika önce düşündüğüm şeyer bana o anda mantıksız gelmeye başlıyor. Mutlu olduğumu zannettiğim de mutsuz olmama sebep olacak bir şey oluveriyor. Kısacası her şey çelişkili gidiyor.

   Ne yapacağımı bilmediğim bir durumdayım. İki ucu boklu değnek misali. Ne yaparsam yapayım bunun içinden çıkamıyorum ama. Her türlü mutsuz olacağımı biliyorum. Peki nerede bu mutlu sonlar? En azından hayatımın bir bölümünde onu yakalamalıyım değil mi?

   Bütün bu ruh halim yazdığım yazıları da etkiledi ister istemez. Yaz tatilindeyiz. Ders yok, okul yok, sorumluluk yok. Bütün gün yaptığım şey spora gidip dizi izlemek. Ve gerçekten mutluluk verici şeyler bunlar benim için. Ama düşünmeye başladığım zaman ne oluyor? Kulaklığımı takıp kendimi düşüncelerin arasına attığım zaman. Mutlu hissedemiyorum kendimi. Sanki yaptığım şeylerin hepsi oyunmuş gibi geliyor. Sanki mutlu davranmalıymışım gibi.

   Evet, yaptığımız yanlışlar doğrularımızı götürüyor gibi. Hayal ettiklerimiz ve belki de hayal etmeye cesret edemediklerimiz gelip buluyor bizi bu hayatta. Hayatta neyin olup neyin olmayacağını karar veremiyoruz galiba. Bütün bunların sonucunda bunu anladım artık.

Tek yapmam gereken her şeyi kendi içimde saklı tutarak dışarıya her zaman olduğu gibi gülümsemek...

2 yorum:

Blogger tarafından desteklenmektedir.